Paylaş |
|
Tweet |
– Merhaba Eldar Bey. Öncelikle Hoş geldiniz , biz sizi filmlerinizden ve kitaplarınızdan tanımaktayız lakin tanımayanlar için soruyorum:
Kimdir Eldar Bora?
Merhaba, ben Güney Azerbaycan’ın Tebriz şehri doğumlu, Sinema Yönetmeni Ve Yazarıyıyım. 15 yılı aşkın bir süredir Türkiye, Güney Azerbaycan, Avrupa ve özellikle Amerika’da sinema ve TV alanlarında faaliyet göstermekteyim.
4 Kitap, 50 üzerinde Kısa Film ve Televizyon Programının yönetmenliğini üstlendim. Santa Clara University’den “Starting A Business”, The Open University’den “The Business of Film”, Artvin Altın Boğa Film Festivali’nden “Kısa Film Çekimi ve Yönetmenliği” ve Fan Pardazan Institute Of Higher Education “Doctorate Of Business Administration Cinema & Theater” eğitimlerini aldım. 2018 yılında çektiğim “Dönüş” adlı kısa metrajlı bilim kurgu filmi, Harlem New York merkezli BeBop Channel ve Opprime Tv başta olmak üzere birçok uluslararası platformda ve festivalde yayınlandı. 40 Üzerinde ödül aldık bu film ile. Aynı sene International Cinema Community adındaki topluluğu kurdum, akabinde 35mm ve Öncesi Sinema, Astronomiden Sinemaya kitaplarını yazdım. Bu yıl ise, “İran Sinemasında Azerbaycanlıların İzleri Ve Film’de Da Vinci İzleri” adlı araştırma ve derleme kitaplarını yayınladık. Kitaplarım, Amazon dahil elliden fazla sitede satışa çıkarıldı. Bireysel faaliyetlerimin haricinde, Christian Filmmakers Association Film Yapımcıları üyesi, International Cinema Community Kurucu ve Üyesi, Türkiye Televizyon Radyo Yayıncıları Federasyonu Yönetmenler üyesi ve Iranian Youth Cinema Society Film Yapımcıları üyesi olarak faaliyetlerimi sürdürmekteyim.
– Hem kısa film hem de kitap çalışmalarınızın olduğunu biliyoruz. Bunlarla karşılaştırdığımızda uzun metraj film çekmek hakkında neler söylemek istersiniz? Bir yazar olarak konuşmam gerekiyorsa, bu dünyada hiçbir kitap yazıldığı gibi çekilmedi ve bu biz yazarların en büyük şikayeti aslında. Çünkü bir yönetmen yazarın duygusuna göre değil, eserde yazılanı anlayabildiği kadar filme uyarlayacaktır. Lakin bir film yönetmeni olarak konuşmam gerekirse, bir kitabı veya senaryoyu çekmek kadar zor bir şey yok bu dünyada derim. Çünkü yazarın, nerede nasıl ve hangi duygularla sahneyi yazdığını asla bilemiyorsun. Ve bu bir yönetmen için çok zor bir durum. Bu yüzden düşüncem şu ki; iyi bir film çekmek istiyorsan, “kendin yazmalı ve kendin çekmelisin”. Çünkü kimse senin ne istediğini, yazarken gözünün önünde canlandırdığın o sahneyi senden daha iyi bilemez. Sinema filmi veya kısa film farketmez, bunları kendin yaptığın zaman inanılmaz işler ortaya çıkabiliyor. Sinema filminin temelinde tam olarak bunlar yatıyor. İyi bir sinema filmi çekmek istiyorsan; kısa film çekmiş ve çok iyi bir senaryo yazma kabiliyetine sahip olmuş olman gerekiyor. İşte bu ikisi varsa, harikalar yaratabilirsin. Tarihte iz bırakabilirsin…
– ENOSİS ne zaman doğdu, yani ne zaman oluştu aklınızda? Nasıl büyüdü ve gelişti bu proje?
Ben 2018 yılında Dönüş / Return adlı kısa filmi çektiğimde kimse benim yanımda olmadı. Çünkü herkesin kafasında şu vardı:
TÜRKİYE ve BİLİM KURGUMU!!!
Dalga geçenleri mi anlatayım, umutlarımı ve hayallerimi yıkanları mı… Karşılaştığım bu tepkiler karşısında inat ettim, çektim ve 3 yılda dünya çapında 40’tan fazla ödül aldık. Aslına bakarsanız ben hiç sevmemiştim başta, çok amatörce ve 1500₺’lik bir bütçe ile çektik diye. Lakin; sanırım insanlar bu parayla nasıl çekebildiğimizle ilgilendiler. İnanılmaz güzel geri dönüşler aldık. (Bu, Türkiye’de gerçek anlamda uzay konulu çekilen ilk bilim kurgu kısa
filmidir.) Fazlasıyla ilgi çekti. Ve ben, bundan daha iyisini yapabilirim diyerek, 3 yıl boyunca “ENOSİS” filmi ile ilgili çalışmalar yaptım ve sadece yazdım. Pandemi araya girmeseydi daha da erken çekebilirdik belki ama bu bizim için bir avantaj oldu. Çünkü projemizi daha da geliştirmemize olanak sağladı. Bu şekilde Enosis filminin ilk adımları atıldı diyebiliriz.
–ENOSİS çoğu kişinin ilk kez duyduğu bir sözcük. Peki ENOSİS ne demek? Neden ENOSİS?
Enosis 1930’lu senelerde Birleşik Krallık idaresinde bulunan Kıbrıs adasının “Yunanistan’a bağlanması” anlamında kullanılmıştır. Genel anlamı ise politika açısından “bir ülkenin sınırlarına dahil olma, birleşme” anlamına gelmektedir. Filmimizin konusu ile bir ilgisi yok, ancak filmde dünyamızda büyük bir felaket yaşanıyor ve bütün dünya Enosis adı altında bir birleşme yaşıyor ve bu da aslında Yunanca kökeni olan enosisin anlamı ile benzer bir olay olduğu için bu ismi kullanmaya karar verdim. Dediğim gibi siyasi açıdan ya da filmin konusu ile hiçbir ilgisi bulunmamakta.
– Dönüş adlı filminizi çok kısıtlı bir bütçe ile çektiğinizi fakat buna rağmen başarılı bir şekilde bitirdiğinizi biliyoruz. Peki bu filmde de aynı durum oluştu mu? Bu filmde de kısıtlı bir bütçe ile start verdik diyebiliriz. Biz filmi daha ucuza çekebilmek için İran’daki bir plato ile anlaştık, lakin çekim sürelerimiz uzadığı için bunun yerine bir mekan kiralayıp, orada uzay gemisini tasarlamaya başladık. Dönüş filminden sonra çok yapımcı geldi, beraber bir şeyler yapalım diye. Ama ben para için fikirlerimi satmam.
– Oyuncu seçiminden bahsedebilir miyiz? Bilinen oyuncularla daha önceki çalışmalarınızı gördük. Bu filmde de bu tarz bir durumla karşılaşacak mıyız? Oyuncuları seçerken en çok neye dikkat edersiniz?
Bu filmde birkaç kişiye teklif götürmek istedik ancak daha sonra pişman olduk. Benim şöyle bir huyum var; önce karakter sahibi olacaksın, insan olacaksın, sonra toplumun yüzü olabilirsin. Ben, oyuncum meşhur olsun diye, sahnede egolarla yada bencillikler ile uğraşabilecek birisi değilim. Ekibimde ve oyuncularımda yüz olmasından ziyade, KARAKTER olmasına önem veririm. Bu filmde de aynı şekilde olacak.
– ENOSİS filminin kadrosunu sadece Türkiye’den mi seçtiniz yoksa başka ülkelerden de kadroya dahil ettiğiniz kişiler var mı?
Beni biliyorsunuz, benim filmimde Afrikalı da olur, Amerikalı da, Afganistanlı da… Aslında bir önceki sorunuzda cevap vermiştim. Ben karakterli insanlarla çalışırım diye. Bu hem kamera önü hem de kamera arkası için geçerli. Şu anda Türk, Azerbaycan Türkü, Fars ve Kürt kökenli dostlarımız bu projede yer almakta. Ve bu filmin en yüksek seviyede, en iyi kalite ile çıkması için canla başla çalışmaktayız tüm ekip olarak.
– Peki Enosis Film Ne Zaman vizyona girecek sizce? Tarih belli mi peki? Malesef şuanda çekim sürecindeyiz bildiğiniz gibi. Post production ne kadar sürer bilmiyoruz. Çünkü aşırı yoğun bir görsel efekt çalışmamız var. Lâkin 2021 sonu ve 2022 başlarında vizyon sözü verebiliriz değerli bilimkurgu severlere.
-Bizim sormayı atladığımız fakat sizin bahsetmek istediğiniz bir şey var mı? Çok güzel bir sohbet oldu, umarım gişede istediğimiz etkiyi ve değeri buluruz. Eldar Bora Film ve Enosis film çalışanları adına herkese saygılarımı ve sevgilerimi sunuyorum.